S,R,Y Tiplerinden Gazze’ye Zafer Yürüyüşü 12. Gününde: Zafere Kadar Heyeti Milano/Mısır Konsolosluğu Önünde Eylem Düzenledi
İşgalci İsrail’in Filistin halkına yönelik katliamlarına engel olmak için Filistin’e giden Zafere Kadar heyeti, İsrail’le işbirliği yaparak, Filistin’e dayanışmaya gidenlere kapıları kapatan Mısır devletini teşhir etmek için Milano’da Mısır Konsolosluğu önünde eylem düzenlediler.
İtalyan dostların da katıldığı eylemde İtalyanca, Türkçe ve Arapça sloganlar atıldı.
Zafere Kadar heyetinde yer alan Eda Deniz Haydaroğlu, 1 Ekim Çarşamba günü, Mısır Konsolosluğu önünde yaptığı konuşmasında; “ Bizim canımız Filistin halkından daha değerli değildir. O nedenle korkmuyoruz, Filistin’e gidiyoruz” dedi.
Eda Deniz Haydaroğlu’nun Milano/Mısır Konsolosluğu önünde yaptığı açıklamayı paylaşıyoruz.
‘’Milano’da Mısır Konsolosluğu önüne geldik. Burada eylemimizi yaptık ve bugüne kadar gittiğimiz her konsolosluk önünde dilekçe vermek istediğimizi söyledik.
Bugün burada da böyle bir talebimiz oldu. Milano’da İtalya’da ilk kez bu talebimiz karşılandı, kabul edildi Mısır Konsolosluğu tarafından. Ve biz Zafere Kadar heyetinden iki kişi olarak Mısır Konsolosluğu’yla birebir görüşebildik ve dilekçemizi onlara verebildik.
Ne konuştuk onlarla, 8 Ekim’de Mısır’da Kahire’de olacağımızı açıkladık. Oraya geleceğimizi, isimlerimizi açıktan ilan ettiğimizi söyledik. Ve hedefimizin Refah sınır kapısına gitmek olduğunu, Refah sınır kapısının açılması olduğunu söyledik.
Mısır Konsolosluğu bize şunu söyledi. Biz zaten bizim zaten öyle bir sorumluğumuz yok dediler. Biz işbirliği içinde değiliz İsrail’le, bunu iddia ettiler. Ve dediler ki biz sınır kapılarını açmıyoruz çünkü karşı taraf İsrail sınırıdır, işgâlcinin sınırıdır, topraklarıdır ve orada sınır kapısından geçecek olanların güvenliğini biz alamayız. O güvenliğini alamadığımız için de güvenlik önlemlerinden kaynaklı sınır kapılarını açmıyoruz dediler.
Biz de şunu söyledik, o da İsrail’in sorunudur. Mısır tarihte doğru safta yer almalıdır. Ve açıktan tüm alanlarda diplomatik, bürokratik, siyasi tüm alanlarda Filistin Halkı’nın yanında olduğunu Refah sınır kapılarını açtığını açıktan ilan etmelidir dedik.
Siz kapıları açın, İsrail’in işgalci İsrail orada saldırıyorsa, katlediyorsa veya geri gönderiyorsa bu İsrail’in sorunudur, işgalci İsrail’in sorunudur. Biz teşhir ederiz dedik, biz onu göze alıyoruz dedik.
Mısır’daki tutuklamalardan bahsettik, Sumud Flotilla’yı destekleyenleri nasıl tutukladıklarını anlattık. Daha önceki Refah sınır kapısına dayananları nasıl tutukladıklarını anlattık. Bugün Mısır’da insanların Filistin için bir şey yapmaktan çekindiğini söyledik.
Bu konuda kesinlikle öyle bir durum olmadığını iddia etti konsolosluk ve kesinlikle Mısır’a sorunsuz bir şekilde gidebileceğimizin garantisini verdi. Dilekçemizi Mısır’daki yetkililere,hükümeti ileteceğini söyledi.
Biz yürüyüşümüzün başından beri çok açıktan söylüyoruz. Adımız, yaşımız, vatandaşlığımız. Kim olduğumuzu çok açıktan söylüyoruz. Biz Mahir Çayan’ın yoldaşlarıyız, biz sosyalistiz, biz devrimciyiz, biz Türkiyeli devrimcileriz ve evet, Mısır’a gidiyoruz.
Her şeyi çok açıktan ilan ettik. Çünkü korkmuyoruz ve İsrail’in bir fare olduğunu, siyonizmin, emperyalizmden beslenen siyonizm ve faşizminde meşruluk sorunu olduğunu çok iyi biliyoruz. O yüzden biz onları teşhir ettikçe, biz burada açıktan en meşru halimizi, eylemlerimizi yaptıkça bize bir şey yapamayacaklar, yapacaklarsa da görecekleri var, korkmuyoruz.
Kesinlikle Filistin Halkı’nın canı bizimkinden daha değersiz değil veya bizim canımız Filistin Halkı’nınkinden daha değersiz değildir, daha değerli değildir. Biz bunu Mısır konsolosuna da söyledik, başınıza bir şey gelmesini istiyoruz dediler, biz dedik ki, 70.000’den fazla Filistin Halkı, sırf iki yılda katledildi.
70.000’den fazla insan Filistin’de iki yılda katledildi ve 77 yıldır süren bir işgal var, biz göze alıyoruz dedik. Oraya giden insanların hepsi bunu göze alıyor. Bugün Sumud filosuyla gidenler de direk İsrail’in karşısına gidiyorlar.
Biz başka bir şey diyoruz, biz diyoruz ki işgal son bulmalı, katliamların açlığın son bulması için, ölümlerin son bulması için işgal son bulmalıdır diyoruz. Ve bir kez daha diyoruz, 8 Ekim’de Mısır’da olacağız ve Refah sınır kapısına gideceğiz, sınır kapılarını açtıracağız.
Ve Filistin Halkına can olmaya, Filistin Halkına umut olmaya, dünya halklarına umut olmaya gidiyoruz. Çünkü dünya halkların umudu direniştir, direniş Filistin’de, direniş Anadolu’da ve dünyanın merkezi direnişin olduğu yerdedir, biz direnişin olduğu yere gidiyoruz. Direne direne kazanacağımıza inanıyoruz. Direnmekten başka bir çıkış yolunun olmadığını çok iyi biliyoruz. Direnmekten ve savaşmaktan başka bir kurtuluşumuz yok.
Direne direne kazanacağız












