Uyuşturucuya, Yozlaştırmaya Karşı Olmak Suç Değildir! Oktay Kelebek Serbest Bırakılsın!

UYUŞTURUCUYA, YOZLAŞTIRMAYA KARŞI OLMAK SUÇ DEĞİLDİR!

UYUŞTURUCU ÇETELERİNİN YALAN İFADELERİYLE HAKKINDA 27 YIL “CEZA” VERİLEN OKTAY KELEBEK SERBEST BIRAKILMALIDIR!

Emperyalizm yoksul halkımızı ama özellikle de gençlerimizi düşünemez, sorgulayamaz hale getirmek için uyuşturucuyla zehirliyor. Uyuşturucu kullanımı artık ilkokul çağındaki çocuklarımıza kadar gerilemiş durumdadır. Henüz 9-10 yaşındaki evlatlarımız emperyalizm eliyle zehirlenerek gelecekleri çalınmaktadır. Uyuşturucu kullanımıyla çocuklarımız çetelerin bataklığına savrularak gelecekleri ellerinde alınmaktadır. Gelecekleri ellerinden alınan sadece çocuklarımız, gençlerimiz değil; halkımızın, vatanımızın geleceğidir. “Ben vatanımı seviyorum” diyen herkes uyuşturucuya, çetelere karşı olmalıdır.

İşte geleceğimizin, gençlerimizin, vatanımızın bizden çalınmasına sessiz kalmayan devrimciler bu yozlaştırmaya karşı her zaman mücadele etmiştir.

Uyuşturucuya, yozlaştırmaya karşı olan devrimcilerden biri de Oktay Kelebek.

14 Ekim 2025 tarihinde Oktay Kelebek hakkında İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi uyuşturucu çetelerinin ifadesiyle 27 yıl “hapis ceza” verdi. Uyuşturucu çetelerinin ifadelerine göre karar veren 13. ACM daha müzekkere yazmadan, Oktay Kelebek ikametgâh ettiği Alibeyköy ilçesinden gözaltına alınarak tutuklandı.

Bu hukuksuzluğu TAYAD’lı Aileler ve Oktay Kelebek’in nişanlısı Başak Kavruker 14 Aralık 2025 tarihinde yaptıkları açıklamayla halkımıza anlattı.

TAYAD’lı Aileler adına açıklama yapan Ferdi Sarıkaya uyuşturucunun devlet ve emperyalizm politikası olduğunu belirtti. Ferdi Sarıkaya yaptığı açıklamada “Uyuşturucu çeteleri, baronları ellerini kollarını sallayarak gezerken Oktay Kelebek’e 27 yıl ‘ceza’ verildi. Bu cezayı kabul etmiyoruz. TAYAD’lı Aileler olarak Oktay Kelebek’e verilen cezanın bozulmasını ve Oktay Kelebek’in derhal serbest bırakılmasını istiyoruz!” diyerek halkımıza her yerde Oktay Kelebek’in uyuşturucuya karşı mücadele ettiği için 27 yıl “ceza” ile tutuklandığını anlatma çağrısı yaptı.

TAYAD’lı Ferdi Sarıkaya açıklamasını Marmara 6 Nolu L Tipi Hapishanesi’nde tutuklu olan Oktay Kelebek’e mektup yazma ve uyuşturucuya karşı hep birlikte mücadele etme çağrısıyla sonlandırdı.

TAYAD’lı Aileler’in ardından söz alan Oktay Kelebek’in nişanlısı Başak Kavruker ise yaptığı açıklamada “Bize bu kararla açıkça diyorlar ki; uyuşturucu satabilirsiniz ama uyuşturucuya karşı olamazsınız(!)

Daltonlar, Redkitler, Casperlar gibi birçok çete çocuklarımızın kanını içerken, parayla cinayet işletirken verilen bu karar, mahkemelerin adaletini de gösteriyor.

Tam da 11. Yargı Paketi adı altında çıkartılmaya çalışılan yasayla; uyuşturucu satıcılarının, fuhuş çetelerinin ve her türlü yozlaştırmaya karışan kişilerin serbest bırakılmaya hazırlanıldığı günlerde nişanlım uyuşturucu çetelerine karşı mücadele ettiği iddiasıyla cezalandırılıyor. Bu dosyadaki tek delilse uyuşturucu çetesi mensuplarının ifadeleri… Hem de bu kişiler mahkemede nişanlımı teşhis bile edemediler.

Bu uyuşturucu çeteleri 2006 yılında verdikleri ilk ifadelerinde nişanlımın adını dahi söylemezken iki-üç ay sonra siyasi şube polisinin aldığı ifadede kâğıt üzerinden -yani katalogdan- sözde tanımışlar. Ancak çıktıkları duruşmada canlı teşhis edememişlerdir.

İstanbul 13. ACM ise tam 19 yılda; mahkeme heyetinin kaç kere değiştiğini umursamadan, uyuşturucu çetelerinin katalog teşhisinin yeterli bularak uyuşturucuya karşı olan nişanlım Oktay Kelebek hakkında 27 yıl hapis cezası vermeyi kendisinde hak buldu.

44 yaşında olan nişanlım Oktay Kelebek’e 27 yıl ‘ceza’ vermek demek ‘ben sana dışarıda yaşam hakkı tanımıyorum’ demektir.

Bu karar uyuşturucu satıcılarını korumak ve aklamak hatta ödüllendirmek demektir. Başta da söylediğim gibi artık ülkemizde geldiğimiz noktada uyuşturucu ve yozlaştırmaya karşı olmak suç sayılıyor. Ancak yasalarla bunu ‘suç’ saysalar dahi nişanlım Oktay Kelebek de ben de bunu kabul etmiyoruz. 27 yıl ‘ceza’ vererek tüm hayatımızı elimizden almayı amaçlasalar da; yüzlerce, binlerce gencin uyuşturucudan katledilmesine, yüzlerce anne ve babanın evlat acısı yaşamasına sessiz kalmayacağız. Ne gençlerimizin uyuşturucuyla katledilmesine ne de hayatlarımızın uyuşturucu çetelerinin ifadeleriyle ellerimizden alınmasına izin vermeyeceğiz.

İstanbul 13. ACM’nin verdiği bu hukuksuz ve meşru olmayan karar bozulmalı ve nişanlım Oktay Kelebek serbest bırakılmalıdır.” dedi.

Oktay Kelebek’in nişanlısı Başak Kavruker’in açıklamasının ardından söz alan 19 Aralık 2000’de Bayrampaşa’da diri diri yakılan altı kadından biri olan Nilüfer Alcan’ın annesi Fatma Alcan ise “Her yer uyuşturucu oldu. Çocuklar uyuşturucu kullanıyor artık. Devrimciler uyuşturucuyla uğraşıyor. Devrimcilere hak tanımak lazım biraz. Bu kadar olmaz, olmaz, olmamalı. Artık bu ülkede kimseye yaşama hakkı kalmadı. Olur mu böyle şey? Hiç olacak şey değil.” sözleriyle Oktay Kelebek’in dışarıdaki sesi oldu.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Benzer Yazılar